AVRUPALI JEOPOLİTİK

ANKARA, 19/12(BYE)--- Almanya'da yayımlanan Junge Welt gazetesinin 18 Aralık 2004 tarihli sayısında, Tobias Pflüger imzasıyla ve yukarıdaki başlık altında bir yazı yer almıştır. İnternetten sağlanan yazının özet çevirisi şöyledir:

Olay, sonuna doğru bir kez daha iyice heyecan verici bir hale geldi. AB zirvesinin en can alıcı noktası, Türkiye'nin Kıbrıs'ı tanımak zorunda kalmasıydı. Temel nitelikteki karar çok önceden alınmıştı: AB, Türkiye ile üyelik müzakerelerine başlayacak. Böylelikle uluslararası ve AB politikasındaki olumsuz süreç noktalanmış olacaktır herhalde. AB içerisindeki birçok muhafazakar birdenbire, -daha önceden bununla hiç ilgilenmemişlerdi- Türkiye'de insan haklarına uyulmadığına dikkat çekmeye başladılar. Birçok sosyal demokrat ve Yeşiller mensubu buna karşılık, Türkiye'deki insan haklarının durumunun gayet "sağlıklı" olduğunu belirttiler.

AB'nin devlet ve hükümet liderleri neden Türkiye'nin AB üyesi olmasını istiyor? Bunun gerekçeleri AB Komisyonu'nun üyelik müzakerelerine başlanması tavsiyesinde yer alıyor zaten. Tavsiyede "jeopolitik boyut" şıkkında, açıkça "Türkiye stratejik açıdan çok önemli bir ülkedir. Türkiye'nin olası üyeliği AB'nin enerji teminat rotasını daha iyi güvence altına almasına yardımcı olabilir. Türkiye, Orta Asya'ya bakıldığında, AB'nin bu bölgedeki siyasi etkisini kanalize etmeye yardımcı olabilir. Türkiye, genişletilmiş bir AB'nin enerji teminatı güvencesinde, sınırlarında dünyanın en zengin enerji bölgeleri bulunduğu için çok önemli bir rol oynayabilir" deniliyor.

Aynı şekilde Türkiye'nin askeri potansiyeli de AB için önemli. Türkiye, yüksek askeri harcamaları ve büyük güvenlik kontenjanları nedeniyle AB'nin güvenlik ve savunma alanlarına büyük katkı sağlayacak konumda.

Türkiye'deki birçok insan, özellikle de Kürt bölgelerindeki insanlar, başlayacak müzakerelere ve Türkiye'nin sonraki üyeliğine büyük umutlar bağlamış durumdalar. Onlar şu an içinde bulundukları durumun büyük ölçüde iyileşebileceğine inanıyorlar.

AB Türkiye'yi istiyor. Fransız Sosyal Demokrat Michel Rocard, Avrupa Parlamentosu'nun Dışişleri Komisyonu'nda önemli noktaya değindi: "Bu kadar çok insan haklarından söz etmeyelim. Bırakın söz konusu neyse onun hakkında konuşalım. Yani jeopolitik hakkında." AB Komiseri Günter Verheugen'de neyin söz konusu olduğunu şu cümleyle ifade etti: "Türkiye'nin olası üyeliği -Avrupa istese de istemese de- Avrupa'yı birinci sınıf bir dünya politikası aktörü haline getirecektir. Biz bu söz konusu döneme kadar, bu ismi hakeden, ortak bir dış ve güvenlik politikası geliştirecek konumda olmalıyız."

Bu andan itibaren, Türk Hükümetinin ve AB devletlerinin ne yaptıklarını daha yoğun bir biçimde izlemeliyiz. 350 tankın Ankara'ya gönderilmesi, bundan sonra neler olacağının bir işaretidir.

Trackback URL:
https://tobiaspflueger.twoday.net/stories/672866/modTrackback

Trackbacks zu diesem Beitrag

RQWNludHIKhE - 2007/02/14 04:31

bIObZoZMc

NRBoSnZId MsiFZjQbvcXv [URL=http://zdbbvlnqficrdf .com/]HtpwOZLtmBW[/URL] [weiter]
logo
tobias pflueger DieLinke_RGB


Startseite
Über mich
Kontakt

Suche

 

RSS-Feed: Informationsstelle Militarisierung

Büropause & Spendenaufruf
Liebe Freund*innen, zum Jahresausklang möchten wir...
IMI - 2025/12/17 17:14
Sudan – Empörungs-Strohfeuer nach erwartbaren Gräueltaten
Für ein paar Tage schaute die ganze Welt wieder nach...
IMI - 2025/12/17 17:05
Sonderseite zum „neuen Wehrdienst“ mit Tipps zur Verweigerung!
Am 05.12.2025 hat der deutsche Bundestag mit einer...
IMI - 2025/12/16 16:19
Bundeswehreinsatz in „Wokeistan“?
—————— Dieser Beitrag...
IMI - 2025/12/15 15:59
Militär.Macht.Gender.
—————— Dieser Beitrag...
IMI - 2025/12/15 15:55

Archiv

Status

Online seit 7776 Tagen
Zuletzt aktualisiert: 2013/01/26 00:43

User Status

Du bist nicht angemeldet.